Pazar, Mayıs 13, 2018

Tesadüfler Ne Büyüktüler, Ne Kadar Basit Göründüler *


* Aceleci ve meraklı okurlar için bir bilgilendirme yapayım, yıldızın açıklamasını yazının sonuna bırakacağım.

---

Bazı olaylar oluyor, bazı haberler geliyor, bazı şeyler görüyor ve sorguluyorum; her şey nasıl da bu kadar birbiriyle bağlantılı diye.

Ömrümün ciddi bir bölümünde şu soruyu kendime sordum, bu hayatta yaşadıklarımızdan veya olan olaylardan ne kadar sorumluyuz veya başka bir deyişle yaptığımız şeyler olayların akışını etkileyebilir mi?

Tabii bunlar binlerce hatta on binlerce yıllık sorular, cevabını kimsenin tam olarak veremediği ve herkesin zamanla kendine yakın bir açıklamanın arkasında pozisyon aldığı konular. Kimi zaman (hepimizin de ara ara hissettiği gibi) ne yaparsam yapayım yaşanılanları değiştiremiyormuşum hissi içinde kalıyorum, kimi zaman da tam aksine yahu yaptığım en ufak hareket bile ne kadar kritik ve ne kadar çok şeye sebep oluyor diye düşünüyorum. Bu iki düşünceden herhangi biri henüz diğerine karşı kesin bir zafer kazanmadı yine de...

Belki de tüm yaşanılan olayları geçmişe doğru düşünüp garip bağlantılar kurmayı sevmemden oluyordur her şey veya kendimi dünyanın merkeziymiş gibi değerlendirme tarzımdan. Yine de kendimi pek çok olayda, ilişkide, hikâyede farkında olarak veya olmayarak bir rol almışım gibi buluveriyorum işte. Bu roller iyi mi kötü mü, önceden iyiydi de sonra mı kötüleşti, önceden anlamsızdı da yarın mı anlama bürünecek, işte bu sorular içimi kemirmeye daima devam edecek sanırım.

Misal bir insanı başka bir insan ile tanıştırmak hem çok güzel hem çok tehlikeli aynı zamanda. O tanışmadan doğan ilişki, o iki kişinin birbirine tanıştırabileceği bilinmez sayıdaki başka insanlar, o ilişkilerin yaratabileceği etkiler falan derken bir anda kendinizi Hitler'in doğumuna sebep olmuş da bulabilirsiniz, Sezen Aksu'nun müziğe başlamasına ilham vermiş de...


Bu düşünme tarzı aklıma hep Bilbo'nun ve Frodo'nun yola ve yolculuğa bakış açısını getirir. Yola çıkmak tehlikeli iştir der Bilbo. Misal kapınızın önündeki patika ile Yalnız Dağ'a giden yol aynı nehrin kolları gibidir tarzı bir benzetme yaparlar kitapta. Eğer dikkatli olmazsanız su sizi hiç beklemediğiniz bir yere sürükleyebilir, tüm o kılcal damarlar birleşip bir büyük nehre dökülecektir illa ki.

İşte o yol ayrımlarının köşesindeki bu yana gidin tabelası gibi hissediyorum kendimi bazen; üzerimde garip bir sorumlulukla acaba bu yönlendirme iyi mi oldu diye düşünüp duran...


** Başlık açıklaması: Sevgili Vera'nın Sabahattin Ali'nin Kürk Mantolu Madonna'sından esinlenen ve aynı ismi taşıyan çok güzel bir şarkısı var, başlığımız da o şarkının nakaratının giriş sözlerinden. Vaktiyle beraber bir kayıt yapmıştık kendileriyle yukarıda göreceğiniz üzere, hatalarıyla sevaplarıyla güzel bir anı oldu, albümlü hâline ise buradan ulaşabilirsiniz.

Hiç yorum yok: